First Lady kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Başhanım
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Tekel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnhisar, Müstemleke, Monopol
Kasaphane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mezbaha, Kanara
Uygarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Medeniyet
Öncelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lanse Etmek, Takdim Etmek
Ganimet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Talan
Başlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Girişmek, Harekete Geçmek, Muameleye Koymak, Almak, Atılmak, Doğmak, Gelmek, Girmek, Kalkmak, Koyulmak, Olmak, Oluşmak, Tutmak
Resepsiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabul; Resmi Şölen
Lup kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyüteç
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Haklar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hukuk
Tıbben kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağlıkça
Halk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahali, El, Kamu, Folk
Ahlaki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Törel
Çığır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yol, Patika, İz, Keçiyolu, Meslek, Tarz
Hamı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Topyekûn, Tüm
Naif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saf
Eş Anlamlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamdaş, Müteradif, Sinonim
Tarumar Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karıştırmak
Koku Alma Organı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Burun
Ecnebi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yabancı, El, Ağyar
Uzaktan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şahsen
Sene kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıl
Mürettep kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenli, Tertipli
Parabol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katı Mükai
Kaldırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahammül
Çizik Çekmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çizmek
Köklenme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayar
Teehhül Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evlenmek
Şahbaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğan, Yiğit, Çevik, Becerikli, Kahraman
Göz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakış, Bölüm, Çekmece, Delik, Görüş, Hane, Kaynak, Nazar, Oda, Ayn
Bedavadan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parasız
Lakırtı Ebesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geveze
Bilgisiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acemi, Boş, Cahil, Kabak, Nadan, Yavan, Yayan
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.